Türkiye'nin gözde kış turizmi merkezlerinden birisi olan Kartalkaya'da meydana gelen acı bir kaza sonucunda ailesini kaybeden 35 yaşındaki Doğan Yılmaz, adaletin yerini bulmasını bekliyor. Geçtiğimiz ay kayınpederi, kayınvalidesi ve eşiyle birlikte kayak yapmaya giden Doğan, birdenbire yaşadığı trajik olayların gölgesinde kaldı. Kazada hayatını kaybeden yakınları için yasa boğulan Yılmaz, şimdi ise hukuk mücadelesini sürdürerek emsal bir karar çıkarılmasını talep ediyor.
Kaza, 15 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşti. Doğan ve ailesi kayak tatili için Kartalkaya'yı tercih etti. Kayak yaparken, kontrolünü kaybedip bir kayalık alana düşen Doğan, bu esnada ailesinin kazada hayatını kaybettiğini öğrenince büyük bir şok yaşadı. Olay sonrası, Doğan Yılmaz, olayın sebebini ve sorumlularını sorgulamaya başladı. Kazanın ardından yaşadığı bu travmatik tecrübe, onu adalet arayışına yönlendirdi. "Ailem o gün hayatını kaybetti ama ben hayatta kaldım. Bu benim en büyük yüküm" dedi. Şimdi ise Yılmaz, bu tür kazaların önlenmesi, sorumluların hesap vermesi ve benzeri vakalar için emsal teşkil edecek bir kararın çıkması amacıyla hukuk savaşı veriyor.
Yılmaz, "Emsal karar çıkmalı. Bu tür kazaların yaşanmaması için gerekli tedbirlerin alınması gerekiyor" diyerek çağrıda bulundu. İlgili bakanlık ve kurumların daha dikkatli olmalarını isteyen Yılmaz, benzer acıların bir daha yaşanmaması için yasaların gözden geçirilmesini istedi. "Kayıplarımın ardında bıraktığı boşluğu hiçbir şey dolduramaz ama en azından başkalarının da böyle acılar yaşamaması için mücadele etmek istiyorum" dedi.
Hukuk uzmanlarıyla da bir araya gelen Yılmaz, durumu derinlemesine değerlendirdiklerini ve gerekli adımları atmaya hazırlandıklarını belirtti. "Avukatım ile birlikte, bu davanın peşini bırakmayacağız. Bilirkişi raporları ve tanık beyanları ile kazanın sebeplerini ortaya çıkaracağız" ifadelerini kullanarak, mücadele azmini ortaya koydu.
Bu olay, yalnızca Doğan'ın hayatında değil, ailesinde ve çevresinde de derin bir etki bıraktı. Kartalkaya'daki kazanın ardından pek çok insan, bu alandaki güvenlik standartlarının artırılması gerektiği konusunda hemfikir oldu. Özellikle kayak merkezlerinde güvenlik önlemlerinin yeterli olmaması ve sorunların üzerine yeterince gidilmemesi, bu tür vakaların artış göstermesine neden oluyor. Kazanın detaylarıyla ilgili olarak bir panel etkinliği düzenlenmesi ve kamu bilincinin artırılması da Yılmaz'ın hedefleri arasında. "Amacım sadece kendi acımı dindirmek değil, tüm kayak tutkunlarının güvenliğini sağlamak" dedi. Bu amaçla çeşitli derneklerle iletişime geçip destek bulmaya çalışıyor.
Yılmaz'ın hikayesi, sadece bir acının ötesinde, toplumda değişim arayışının ve dayanışmanın da bir ifadesi. Onun mücadelesi, başka hayâti ve kayıplara yol açacak olayların önlenmesine katkıda bulunabilir. Bu bağlamda, Yılmaz'ın açtığı hukuk mücadelesi ve taleplerinin sonuçları, Türkiye'deki kış sporları sektöründe güvenlik standartlarının yükseltilmesi adına bir dönüm noktası olabilir.
Doğan Yılmaz, "İnsan hayatı çok değerli. Kayak tatili olarak güzel zaman geçirmek isterken beklenmeyen bir kazayla karşılaştım. Bana düşen, diğer insanların da bu tür felaketlerle karşılaşmaması için mücadelesini vermek" diyerek duygularını dile getirdi. Emsal bir kararın bu çabanın karşılığı olacağına inanıyor. Yılmaz, "Adaletin tecelli etmesi, kaybettiklerim için en büyük ödül olacak" diyerek umut ediyor.
Kartalkaya'da gerçekleşen bu trajik olay, bir kez daha güvenlik önlemlerinin önemini gözler önüne serdi. Doğan Yılmaz'ın mücadelesi, sadece bir ailenin acısını dindirmekle kalmayıp, belki de çok daha fazla kişinin hayatını değiştirebilecek bir dönüşümün başlangıcı olabilir.